Nasıl Bir Tıbbiyeli

Aramıza hoş geldin kıymetli tıbbiyeli. Senden birkaç yaş büyük, belki sana göre biraz tecrübeli bir ağabeyin olarak şu ana kadar heybemde biriktirdiklerimden sana bir şeyler sunmaya çalışacağım. 

Amfiye atılan ilk adımla başlar meslek serüvenimiz. Temel tıp eğitimi boyunca öğreneceğin birçok şeyi derslerde belki anlamlandıramayabilirsin fakat yıllar içerisinde hepsinin anlamı olduğunu göreceksin. Klinik branşlar da seni belki çok heyecanlandırmayacak, bununla birlikte ilk 3 yıl ne kadar iyi öğrendi isen o kadar keyif alacaksın klinikten. Sonra meslek hayatın başlayacak ve hastalarından öğrenmeye başlayacaksın; kıdemli pratisyenden, uzmandan öğreneceksin. Eğer büyük küçük demeyip öğrenmeye açık olursan kazanacaksın. Aramıza hoş geldin dedim çünkü biz bir aileyiz ve sen de bu ailenin bir parçasısın bunu hiç unutma. Birlik olamıyoruz, birbirimize aile içinde yapılmaması gereken yanlışlar yapıyoruz, büyüklerimize saygımız azaldı, küçüklerimizi kardeşimiz görmeyi unuttuk fakat biz bir aileyiz. Bu yazıyı Covid-19 pandemisi zamanında yazıyorum bu ara iş yükümüz biraz fazla fakat biz mutlu ve umutluyuz görevimizi yapmak bize hala huzur veriyor. Olumsuz şeyler yok değil; maaşlarımız verdiğimiz emeğe nazaran az, ailemizde çürük elma sayısı fazlalaşıyor, meslek örgütleri haklarımızı savunmuyor, hastalarımız eskisi kadar bize saygı duymuyor, çalışma şartlarımız çok iyi değil… Fakat sen bunları dinleyip kafanı bunlara takıp karamsar olma. Sıhhat İslam’ın korumak istediği 5 temel esastan biridir bunu aklından çıkarma. İmam Şafii demiştir ki: ‘’İlim iki çeşittir; tıp ilimleri ve din ilimleri.’’ Bundan dolayı tıp ilmimizin kıymetini bil, dünyalık şeylere takılma; onlar zamanla hallolacaktır. Doktorların çok yönlü insanlar olması gerektiğini unutma. Biz hekimiz, mesleğimizi en iyi şekilde öğrenecek ve uygulayacağız. Aynı zamanda toplumun bir parçasıyız ve toplumumuza söyleyeceğimiz sözlerimiz olmalı. Sadece mesleki bilgiye boğulup kalmamalıyız; İslami ilimlerden, felsefeden, sosyolojiden, sanattan, edebiyattan, tarihten altyapı oluşturmalıyız. Hayatın tamamını görebilmek ve hayatı anlamlandırmak çok önemli. Ve bu bölümün son tavsiyesi olarak mesleğinde hedefin yüksek olsun. Peygamber Aleyhisselam; Allah-u Teala her hastalığın şifasını indirmiştir buyuruyor. Ufkun bu olmalı. 

Yazımın ikinci bölümünde benim hayatımda meslek dışında ayırabildiğim vakitlerdeki tecrübelerimden biraz bahsedeceğim. İlk tavsiyem okumak. Haklısın zaten tıp ilmi için fazlasıyla okumalar yapıyoruz fakat tıp ilmi için o kadar okuma yapıp diğer ilimlerden okuma yapmaz isek tam bir hekim olmamız biraz zor gibi geliyor bana. Günlük, aylık, yıllık okuma planların ve listelerin muhakkak olsun. Öyle her önüne gelene okuma listesi sorma çünkü kitap önerisi ilaç gibidir, hastayı bilen hazık bir hekimin önerisi gerekir. Sadece okumak yetmez tabii, mümkünse bir alimden temel İslami ilimleri, İslami ilimlerin mantığını dinin aslını öğrenmen senin adına daha faydalı olacaktır. Evet alim olmayacaksın, evet müfti olmayacaksın fakat İslam’ı bilmek dünyayı tanımak, dünyanın nasıl döndüğünü anlamaktır. Tarih bilgin olsun; nereden gelip nereye gittiğini bilmen sana güç verir, geçmişinden ders ve ibret alman seni müstakim kılar. Hep bir arkadaş çevren olsun, seni muhafaza edecek, seni motive edecek, derdini paylaşacağın, mutluluğunu paylaşacağın, cennetine vesile olacak bir çevre olsun. Baktığında Allah’ı hatırlatsın onlar sana. Mümkün ise içlerinde doktor olmayanlar da olsun ki sana meslek dışı bir gözle de bakıp seni uyarsınlar, seni yönlendirsinler. Fakirler, yetimler, kimsesizler ile bir bağın olsun. Unutma garipleri ki Allah da seni unutmasın, gören gözün, duyan kulağın, tutan elin olsun. Kendinden yaşça büyük danışacak birisinin olmasından fayda görürsün, tecrübesi ile sana yön verir, düştüğünde seni ayağa kaldırır, bir meseleye takıldığında çözüm yolu gösterir, sana hakkı hakikati gösterir ve inşallah seni müstakim üzere tutar. 

Yazımı hitama erdirir iken sana son sözlerim; Allah mesleğini ibadete dönüştürmeyi nasip etsin ve sana cenneti kolaylaştırsın. Seni emanetleri zayi etmeyene emanet ediyorum kardeşim.