Biz Kimiz?
Tıbbiyeli olmak, hekimliğin giriş kapısıdır. Hekimlik ise tıp ilmine vakıf olmanın da ötesinde bazı meziyetler gerektiren bir mertebedir. Zira hekimlik bir sanattır. Bu sanat, insanla ilgilenmenin de ötesinde tüm mahlukata karşı hikmetli bakma, hikmetli duyma ve hikmetli yaşama uğraşıdır. Allah’ın varlığının işaretlerine(ayetlerine) hem içinde/enfüste hem dışında/âfâkta şahit olmaktır. Bunun içinse ilim, iman, irfan cihetlerinde tekâmül etmek gerekir. “İlim kendini bilmektir” düsturunca, “kendini bilen Rabbini bilir” maksadınca; ‘ben’ ini keşfetmeye, ‘ben’ ini aşmaya, hakikate ulaşmaya çalışmalıdır.
Hekim adayı olan biz tıbbiyeliler, bilmek-bulmak-olmak yolunda birbirini yoldaş bellemiş, Ankara Tıbbiyeliler oluşumuyla bir araya gelen bir grup dertli talebeyiz. Maksadımız hak bildiğimiz yolda doğru yaşamak ve doğruları yaşatmaktır. Bununla birlikte teknik tıp ilmine tıkılıp kalmış tıbbiyelilere bunun ötesinde bir dünyanın olduğunu anlatmak. Bu dünyada milyonlarca insan açlıktan ölürken milyonlarca insanın da obeziteden muzdarip olduğunu; bir firmanın tekelleşme uğruna tonlarca portakalı denize döktüğünü; iletişim aletleri müthiş bir seviyeye geldiği halde insanların birbirini dinlemediğini; emperyalizmin tarih kitaplarında değil, demokrasi götürmek bahanesiyle işgal edilen ve tüm zenginlikleri sömürülen ülkelerde olduğunu göstermek istiyoruz.
14 Mart 1919’da, İstanbul’u işgal eden emperyalistlere karşı dik bir duruş sergileyen Tıbbiyeli Hikmet Boran ve arkadaşları gibi biz de çağın kültürel emperyalizmine karşı dik duracağız.
Üstad Necip Fazıl’ın dediği gibi:
“Bir gençlik, bir gençlik, bir gençlik...
‘Zaman bendedir ve mekân bana emanettir!’ şuurunda bir gençlik...”
Biliriz bu yol dikenlidir... Lakin sefer bizden, zafer Allah’tan; gayret bizden, tevfik Allah’tandır.